durumsal insomniak
Şu hayatta en çok kıskandığım şey, canı istediğinde zaman-mekan gözetmeden uykuya dalabilen insan tipi. Özellikle ertesi gün önemli bir olay varsa, her daim yar yine bana haram geceler. Mülakat, sınav, hatta buluşma gibi olaylardan önceki geceler yatağa yatana kadar gayet normal seyreden hayatım, kafamın yastıkla buluşmasıyla birlikte bir kabusa dönüşebiliyor. Uyuyup da kabus görmek olsa keşke, uyanıklık kabusu kadar kötüsü yok.
Olayın tarihçesine bir göz atarsak, kişisel insomnia maratonumun ÖSS gecesi başladığını görüyoruz. Bütün sene ciddi bir çalışma temposuna girip, sene başındaki sınıf sonunculuğunu, sene sonunda sınıf birinciliğine yükselten, yükseltirken de 8 nadide kiloyu bünesine seve seve katan Ayşe, bu hain sınava hazırlanma konusunda elinden geleni yaptığına emindir. Elbette ki Türkiye'de ÖSS'ye en çok çalışan kişi o değildir, zaten lise hayatı boyunca dandik bir öğrenci olmuştur. Kafasına lise sonda dank eden, "ODTÜ'ye girmeliyim!" fikri yüzünden, kendi çapında çığır açarak, bir daha ne üniversitede, ne de hayatının herhangi başka bir döneminde beceremeyeceği bir çalışma temposunun içine girip, ağustos ayında tuttuğu nefesini anca haziranda bırakabilmiştir.
ÖSS'den önceki gün, arkadaşlarıyla en sevdikleri yer olan Cafemiz'de güzel bir gün geçirmiştir. Gel gör ki, gece olup da Ayşe yatağa "Oh bee, yarın bitiyor her şey!" diyerek yatarken, aslında o gecenin bir dönüm noktası olduğunu hiiiiç bilmemektedir. 11 gibi yatılan yataktan, saat 3 civarı 'uyuyamadıkça sinirleri bozulma ve sinirleri bozuldukça uyuyamama' kısır döngüsü içinde kalkan Ayşe, ağlama krizerine girip, evin diğer fertlerini uyandırmış ve anne-babasının şaşkın ve çaresiz bakışları altında sabaha kadar ağlamaya devam etmiş ve bir yandan da "Bütün emeklerim boşa gittiiii!" diye mızırdanıp, burnunu çekmiştir. Anne ve babasının "Girme kızım sınava. Boşver; sağlığından önemli mi" gibi moral vermeye yönelik cümleleri, Ayşe'nin üzerinde tamamen ters bir etki yaratıp, "Bühühühü ev kızı mı olıyım üniversiteye gitmeyip de" şeklinde, yıllar sonra üniversiteyi bitirdikten sonra başına geleceklerin aslında tamı tamına bu olduğundan habersiz şekilde ağlamaya devam etmesine yol açmıştır. Neyse efendim, Ayşe hanım kızımız sınava gitmiştir; bu olay da böyle bitmiştir. Ayşe hala bazen düşünmektedir, acaba o gece sıkı bir uyku çekse, her şey çok farklı mı olacaktır? Aslında geriye dönüp bakınca, Ayşe üniversite hayatından pek memnun kalmıştır, o yüzden bir şeyler değişsin istememektedir ama yine de merak etmektedir işte..
Daha sonra üniversite hayatı boyunca da bilimum sınav ve finallerden önce uyuyamadım. Derslerle hiç alakalı değildim, 4 senede bitirmeme rağmen, kaldığım bir çok ders oldu, pek de umrumda değildi zaten. Sanıyorum ki Ayşegülle tanışmamış olsaydım, 4 senede bitirmem de mümkün olmazdı. Hem takmıyordum dersleri, okulun uzamasını filan, hem de uyuyamıyordum salak gibi. Üstüne üstlük Öss'deki çalışmanın milyonda birini bile yapmıyordum. Neydi beni uyutmayan bilmiyorum. Ruh gibi gidiyordum sınavlara. Ne Pasifloralar, ne Dideraller gördü bu kız, bana mısın demiyor.. Bilinçaltı çok garip bir şey sayın seyirciler..
Ben aslında hiçbir zaman yatağa yatınca 3 dakikada uyuyan biri olamadım. Önemli bir şey olsun olmasın.
Yoga dersine gittiğimde de durum farklı değildi. Ki insanın en son heyecanlanması gereken yer bir yoga sınıfıdır sanırım. 1-2 saatlik egzersizden sonra, adı pek hoş olmayan ceset pozisyonu'na(savasana) geçilir. 20-25 dakika süresinde yumuşak bir müzik eşliğinde öyle ölü gibi yatarsınız. Dinlenme pozisyonudur bu, daha çok detaya girmeyeyim. Uyumanız beklenir. Sınıfta 10 kişi var; yanyana, arka arkaya yatıyorsunuz. Yemin ediyorum insanlar 2 dakikada uyurdu ya.. Ayşegül de şıp diye uyurdu hemen zaten yanıbaşımda.. Ben şaşkın şaşkın bakınırdım etrafa. O kadar mümkünatı yok ki öyle bir durumda uyumanın benim için, 3-5 kere deneyip, daha sonra sinirlerim bozuldu; sonra hepten bıraktım uyumaya çalışmayı. Biz buraya rahatlamaya gelmiyor muyduk yogi kardeşlerim?
Bu sabah da İzmir'den Ankara'ya gelirken bineceğim uçak sabah 7deydi. İzmir'e 1 buçuk saatlik mesafede bir yerde olduğum için 4 buçuk civarında evden çıkmam gerekti. 12de yatarken 4'te kalkacağını bilerek uyuyamayan bir ben miyim? Diyorum ki kendi kendime "Salak Ayşe yarın yapacak bir şeyin yok! Sabah eve gidince uyursun işte zaten, şimdi de uyumaya çalış işte.." Yok. Bende var bir tuhaflıklar ama hadi hayırlısı.
Sabah saat 6 civarı elimde Tolstoy'un Diriliş'i, 375.sayfanın ilk paragrafını 5. kere okuyup anlamadıktan sonra pes ediyorum.. Ne uyuyabiliyorum, ne okuyabiliyorum, öyle sersem bir hal işte.
Bu kadar yeter diyorsun di mi? Bence de..
14 yorum:
sevgili Ayse,
hepsi gayet normal. ben de yataga yatıp zor uyuyanlardanım. kendi yatagım dısında hicbiryerde uyuyamam. gectigimiz haftasonu yayla festivaline gitmistik. cumartesi gecesi daha onceden baktıgımız duzgun bir yer olan Mengen Uygulama otelde kaldık. Otel iyi bir yer ama ben baska yatakta uyuyamıyorum ki! sadece dön saga dön sola. isin kotu yanı, gece uykusu olmayınca gündüz uykusu diye birşeyim de yok!
neyse, ufak birkaç öneri : gece yatmadan once ılık duş, bir bardak ıhlamur gibi bir bitki cayı olabilir. bir arkadaşın soyledigine gore de uykusuzların ilk yapması gereken her sabah aynı saatte kalkmakmış.
güzel uykulara!
sevgiler
gorki
sanki beni anlatmışsın ayşe :) benim bir de uykusuzluk hastalığım var, dedemde de varmış. günlerce hiç uyumadan gece gündüz geçirerek yaşamak.. o kadar zor ki.. dedem gözünü kırpmadan 6 ay geçirdiğini söylemiş! zombie miyiz neyiz :))
Öss dedin de aklıma ne geldi? :)
seni okurken kendimi okuyor gibi oldummmm aynı sorun ben de varr sınavlar ve tabi uni zamanından yadigar, uyuyamayınca olmuyorsa olmuyor zorlamamak gerekirmiş kalkıp yarım saat falan oyle salak gibi dolanıp tekrar denemek gerekiyor ama merak etme aklına gelebilecek hersey tarafımdan denenmiş bulunmakta! sonuc yok...
nube...
:)bu ne heyecandir Ayse..zor bir sey olmali cunku yuzyilda bir benim de basima gelir (sebepsiz) ve sinirden delirip iyice uyuyamam..
gezicini,
:) evet ben de gece uyuyamadıysam gündüz de uyuyamıyorum, sonraki geceyi beklemek durumda kalıyorum.. Ah sıcak sütler, bitki çayları kar etmiyor! :)
bembi,
wuhuu 6 ay mı? çok fena çok.. İtalya'ya taşındığım ilk 5 gün hiç uyuyamadım, benim rekorum bu. Hep de bu kalsın lütfen! :)
şafak,
iskele, zavallı 18lik yavrucuklar jöle olmuşlar! :) ama ne güzel gelmişti o iskelede yatış be!:)
nube,
yalnız değilmişiz en azından :) allahtan artık sınav filan kalmadı da daha rahat uyuyorum, işe girince de artık toplantıydı şuydu buydu, onun için uyuyamam..
hmf,
yüzyılda bir geliyorsa başına ne kadar da şanslısın.. Bir de gör beni, hiç heyecan belirtisi göstermiyorum, kendime bile.. işte kafamın içi öyle demiyor demek ki..
yastık görür görmez uyurum
http://images.ucomics.com/comics/ch/2007/ch070719.gif
ben de iyi uyurum harbiden :)
yastığı da gerek yok....
dodo
Allah�m iyki bu yaz�y� yazm�s�n, benim gibileri g�rmek ne g�zelll! Ben asl�nda hep ayn� saatte yatrsam hemen uyurum, ama �nemli bi�ey varsa, uykumda o kadar yorulurumki, uyand�mda bi oh be derim. Bide zilzurna sarho� olup 3 te yat�p sabah�n 5 inde cin gibi uyanabilen var m� Asl�nda yazacak �ok �eyim var ama neyse baymay�m.
mmıım uyku evet benımde var sımdı
ben en cok ise giderken, vapurda, tramvayda mışıl mışıl uyuyan, hatta horlama moduna gecen insanlara şaşırıyorum. sanki evinde, yataginda adam. inanılmaz, neyse iyi uykular:)
herbert,
haha! karikatür süper, benim etrafımdakiler de böyle düşünüyor mudur?
dodo,
birazcık geçirsene şu huyundan bana :)
canan,
biz ne kalabalıkmışız aslında! :) ama ben en güzel sarhoşken uyurum. 3te yatıp 7-8'de kalkarsam bütün gün sersem oluyorum.
aqua,
tam şu saniye benim de var.. keşke yuvadaki gibi öğle uyku vakti olsa :)
timeconsuming,
evet evet kesinlikle! o gürültüde, ışıkta, kalabalıkta.. inanılmaz bişey.. ben çok kıskanıyorum! enn yorgun halimde bile mümkün değil.. sana da iyi uykular!:)
Ayse hic uzulme yogayi dogru uygalamissin.savasanadaki gevseme bilincli olarak yapilir amac uyumak degildir.uyku sorunu icin duzenli yapilan yoga derslerinden faydalanabilirsin.
Ayse sen yine iyisin, bende insomniak arti sosyal fobi var.. Haline sukret :) Malesef hayatimda istediklerimi yapamadim bazi basarisizliklar bile yasadim bundan dolayi. Benim uyku sorunum gercekten felaket anlatamam :(
Universiteyi bile birakmak zorunda kalmistim, Ingilizce ogretmeni olacaktim (ayiptir soylemesi yabanci dil ogrenme konusunda ozel bir yetenegim var herhalde :))
Ancak uzulmuyorum, herseye ragmen hayata olumlu yaklasmaya calisiyorum senin yaptigin gibi. Siten cok guzel.
Selamlar,
Hollanda'dan bir "gurbetci".
Yorum Gönder