12 Haziran 2008

arsenik

Sex and the City'nin bir bölümünde Charlotte karanfillerin "filler flowers" olduğunu söylemişti. Yani sadece aranjmana renk katan figüran çiçekler. Ben öyle düşünmüyorum. Bayıldım bu koyu pembe karanafillere. Hem harika kokuyorlar hem de 2 haftadır capcanlı duruyorlar! Bu işten anlayan birileri varsa danışmak istediğim bir konu var. 1buçuk senedir açmayan, hatta artık kuru bir dala dönüşmüş orkidem için umut var mı? Artık kendisine elveda demenin vakti geldi mi, yoksa umutla sulamak mı gerek? Vaktinde You Don't Bring me Flowers isimli parçayla liste başı olmuş Barbara Streisand için üzgünüm, umarım artık ona çiçek getiren birileri vardır.

*

Kişilerin yazım hatalarına fazla takılan biri değilim. Kendim bu konuda özellikle burada özenli olmaya çalışıyorum ama eski yazılarımı okurken bir sürü hata da buluyorum, onları düzeltmiyorum. Yalnız, kitaplarda ve gazetelerdeki hatalar beni sinirlendiriyor. Yani bunlar baskıya girmeden en azından bir kaç kez kontrol edilmiyor mu? Geçenlerde Akşam gazetesinde şu yandaki gibi bir başlık görünce çok şaşırdım. Tamam, belki gündelik hayatta arkadaşlarımızla mesajlaşırken Türkçe karakterleri kullanmadığımız oluyor ama bir gazete için bu kabul edilemez bir hata diye düşünüyorum. Bunun bir Tuğba Özay röportajı olması durumu kurtarmaya yetmiyor. Gerçekten hayret verici. Akşam da az buz okunan bir gazete değil herhalde. Biraz daha özen gerekiyor.

*

Kahvaltı için ayırabileceğim vakit 10 dakika ve üzeriyse vageçilmezlerim ekmek peynir ve domates ile kombinasyonlar yapıyorum. Daha azsa aslında pek sevmediğim ama artık alıştığım mısır gevrekleriyle geçiştiriyorum. Bu ara market ekmek getirmeyi bıraktı. Ben de evdeki sevmediğim dilimli kepekli ekmeğe kaldım. Dedim ki üzerini yeterince doldurursam kepek ekmek yediğimi kendime unutturabilirim. İşe yaradı. Yine de her gün çekilecek şey değil bana göre. Unutmayıp eve gelirken dilimli beyaz ekmek alsam bari.

*

870'e gittim geçen hafta ziyaret için. Zirvekent'in içinde eskiden beridir olan ama baştan sona yenilenen spor merkezi. Oradayken de belirttiğim gibi daha önce bir spor merkezi görmemiştim ama burayı çok çok beğendim. Sadece gezmeye bile gidilebilir! Nevra ile aylardır konuşup da bir türlü harekete geçmediğimiz pilates için (aman eksik kalmayalım) 870'e gitmek gibi bir düşüncemiz var. Zaten buraya da gitmezsem başka yere mümkünü yok gitmem. Havuza doğru bakan koşu bantlarını çok akıllıca bulduğumu söylemek isterim. Bundan iyi motivasyon mu olur? Ya "İşte ben de böyle olmak istiyorum", ya da "Aman Tanrım, böyle olmamak için devamlı koşmalıyım!". Ben gittiğimde bir kaç eksiği kalmıştı, sanırım artık her şey toparlanmıştır. Koskocaman açık havuz yaz için çok cazip, özellikle de iş yerime bu kadar yakınken! Yanımda götürdüğüm küçük açılış hediyesini de çantamda gerisin geri eve getirdiğim için kendimi tebrik ederim.
*
8
Diyorum ki bu aralar şöyle anlayan biri bana fal baksa ve dese ki: Seni harika bir yaz bekliyor. Güzel güzel tatiller yapacaksın, bol bol eğlenip, dinleneceksin. Sonra sonbaharla birlikte önünde yepyeni, pırıl pırıl kapılar açılıyor.. Vallahi daha fazla bir şey duymak istemiyorum. Bu kadarı yeterli benim için.

9 yorum:

Adsız dedi ki...

Seni harika bir yaz bekliyor. Güzel güzel tatiller yapacaksın, bol bol eğlenip, dinleneceksin. Sonra sonbaharla birlikte önünde yepyeni, pırıl pırıl kapılar açılacak.......

$afak dedi ki...

Sana ekmek tarifi:

Kepek ekmek vs, nasılsa ekmek işte. Üzerine azcık becel sür. Üzerine yine azcık (ama becel'e göre daha çok) tahin sür. Tahinin üzerine kaşar peyniri, üzerine domatis dilimi tuz, taze karabiber.

Benim favori kavaltım :)

esra dedi ki...

"Deste" yi alabilirsin... Bir nevi tarot gibi ama daha eğlenceli, hem de enteresan bir şekilde gerçekçi bi fal:)
http://www.ideefixe.com/kitap/tanim.asp?sid=ekg8fhj4kk3kwrcj032k

Adsız dedi ki...

slm Ayse cim, gecen sefer de dedigim gibi her seyin bir zamanı var bence ve bu zaman gelince ise girdigin gibi tatilede gideceksin böyle uzunca bir candarlı :)

Bu deste yi bende almıstım fala inanma falsız kalma, bir de izmir büyücülerini vakit bulupda cok gec okudum desteyi görüncede ilgimi çekti ama vakit bulupda ögrenemedim nasıl fal bakıldıgına, eso bize bir iyilik yapsada kendi blogunda biraz detay yazsa deste ile ilgili Sence Sevgiler,Defne

HMF dedi ki...

Ayse,
orkideden umudu kesme. koklerini toprak uzerine cikartmasini saglayabilirsen kurtulur. orkide koklerinin havayla temas edebilir halde olmasi lazim. ayrica bulundugu saksinin isigi gecirebilir bir halde olmasi lazim. kendisini 2 haftada bir 15 er dakika su dolu bir kap icerisinde bekleterek sulamalisin. direkt isiktan koruyup, cok soguk olan yerlerden kacinmalisin. eger kurtarirsan harika goruntulerle sana tesekkur edcektir. inan cicekciden aldigin halden yuzlerce kat daha guzel cicekler aciyor. actigi cicekler 6 ay kadar dalda kaliyor. inanilmaz!!

Adsız dedi ki...

o fal benimde hayalim :)

daphnevega dedi ki...

fortune teller,
nası bildim ama :)

şafak,
ben tahin sevmem ama tahin bulursam denicem :)

eso,
teşekkür ederim ama ben böyle şeyleri kendim yapınca hiç inanasım gelmiyor. böyle hiiiç tanımayan biri baksın söylesin istiyorum kimi kandırıyosam işte!

defne,
hımm ben bunun böyle bilinen bişey olduğunu bilmiyodum, detaylarını araştıracağım!!

hmf,
beni çok mutlu ettin, teşekkürler. umutlu sulamalara devam o zaman!:)

anonim,
valla inşallah o zaman sana da bana da..

esra dedi ki...

Defne ve Ayşe,
Falla ilgili bişeyler yazmayı düşünüyorum zaten vakit ve enerjiyi bulur bulmaz, ama şimdilik diyebilirim ki cidden enteresan bir fal... Cuma akşamı bir arkadaşıma baktım, kendisi hala şokta :) benimle ilgisi yok, ben sadece kartların anlamın kitaptan okudum...korkmayın:)

$afak dedi ki...

Ben de tahin sevmem ama cidden güzel oluyo :)