Geleneksel yıl sonu muhasebesi No:4
- 20 Haziran'da Maksi'yi kaybettik. Evimizin 19 yıllık neşesi bizi bırakıp gitti ama uzun ve mutlu bir ömür sürdüğüne inanarak teselli bulmaya çalışıyoruz.
- İş değiştirdim. İşimden aldığım tatmin arttı ama kendime ayırabildiğim vakit oldukça azaldı. Bir şey artınca biri azalıyor :)
- MAG'da yazı yazmaya başladım. Sonunda yazdıklarımı elime alıp okuyabildim ve bir hayalim gerçek oldu. Bu yönde bir şeyler yapmaya devam etmeyi çok istiyorum.
- Ayşegül Brüksel'den Ankara'ya geri taşındı, ben havalara uçtum.
- Doruk iş için geçici olarak ama uzun bir süre İstanbul'da yaşayacak. Ayrı şehirlerde yaşamak berbat bir şey. Bunu yıllarca nasıl yapıyor insanlar?
- Yurtdışı gezilerinin biri iş, biri tatil içindi: Viyana ve Atina'ya gittim. İkisini de daha önce görmemiştim.
- Diğer tatiller için İstanbul, Antalya, Çeşme, Cunda, Çandarlı, Amasra'ya gittim. Yani yeni bir yer görmemişim aslında ama hepsi çok eğlenceliydi.
- Arkadaşlarımla her zamankinden daha fazla birbirimizin değerimizi bilir olduk. İyice kardeş gibiyiz artık koskoca bir grup. Kendimi çok güçlü hissetmeme sebep oluyor bu. Bol bol güldük, eğlendik, yedik içtik.
- Almanca öğreniyorum. Biraz yol aldım. Eğer doğru düzgün öğrenebilirsem, İngilizce ve İtalyanca yanında konuştuğum bir dil daha olabilecek. Eğer seçme şansım olsa muhtemelen Almanca'yı seçmezdim (iş sebebiyle öğreniyorum) ama yine de böyle bir şansım varken sonuna kadar faydalanmak istiyorum. Biraz boş vaktim olursa İspanyolca'yı ilerletmek isterdim.
- Yemek kursuna aylarca devam ettim. İnanılmaz keyif aldım. Sanırım kendim için yaptığım en faydalı şeylerden biri buydu. Paha biçilemez bir arşivim var şimdi. (Ama yemek yapacak zamanım yok tabi, o ayrı.)
- İlk defa Michelin yıldızlı bir restoranda yemek yedim. Benim ufakcık minicik gurmelik tarihim için koskocaman bir adımdı bu.
-Çok güzel filmler izledim, kitaplar okudum, hiç izlemediğim kadar tiyatro oyunu, bale gösterisi ve opera izledim. Bunları nasıl listelesem de ilerde unutmasam hala bir yol bulamadım. Ajandamdaki post-itlere yazılı kaldılar.
Bu yıl bir tek Maksi'nin gidişi beni çok üzdü, başka başka şeyler beni sevindirdi. Öyle çok büyük dönemeçlere gelmedim, büyük heyecanlar da yaşamadım, en mutlu zamanlarım deniz kenarında, Ege sahillerinde olanlardı. Şanslı doğduğuma inanıyorum, hayat bu yıl da iyi yüzünü gösterdi bana hep. Şükredecek çok şeyim vardı. Ailem ve sevdiğim hiç kimse ciddi bir sağlık sorunu yaşamadı. Genel olarak huzurumuz, keyfimiz yerindeydi. Kendi paramı kazanmaya devam ediyorum; istediğim şeyleri yapmama, yememe ve satın almama yetiyor. Pek biriktiremiyorum ama yetiyor :)
Diğer taraftan, bu yıl hayallerimden biraz uzaklaştığımı hissettim. Sanki büyüyünce daha kolay gerçekleştirebileceğimi düşündüğüm şeyler, aslında gitgide daha da mı uzaklaşıyor hayatın koşturmacası içinde? Bu yıl yapmak istediğim şey, kendime koyduğum amaç bununla ilgili.. Ne istiyorsam onu yapmak, hayattın dayattığı şeylerden kendimi tutabildiğim kadar uzak tutmak istiyorum. Ne kadar becerebilirim veya nereden başlamam gerek bilmiyorum ama sürekli "E herkes böyle yaşıyor işte, yapacak bir şey yok" diye bahsedilen "herkes"ten biri olmak istemiyorum. Zaten öyle olursam mutlu olamıyorum. İstediğim aya çıkmak değil ama kendimi monotonluktan biraz dışarıda tutmak. Bunun için kendimi ve şartlarımı zorlamak konusunda daha kararlı ve cesur olmalıyım. Bir zamanlar yapmıştım, yine yapabilmeliyim.
Her şeyin ötesinde 2010'un aileme, sevdiklerime ve bana sağlık, mutluluk, huzur ve şans getirmesini diliyorum. Muhtemelen zaten insanlar tarafından icat edilmiş bir zaman biriminin böyle şeyleri alıp getirme kabiliyeti yoktur ama en azından gelecek sene bu yazıyı yazarken (Türkiye'de blogger kullanımı hala serbest olursa!) geçirdiğim yılın benim için bunlarla dolu olduğunu görebilmek en güzel şey olur. Gerisi aslında teferruat.
12 yorum:
Nice böyle güzel senelere...
Sevgiler...
Michelin yıldızlı restoran hangisi acaba?
aysecim oncelikle kendime ve etrafımdakilere dilegim huzurlu ve kendi potansiyelini sonuna kadar kullanabilecegin bir yıl olması... iste o zaman sen, ben oluruz...
nube...
Ne güzel dolu dolu bir sene kalmıs geride, onları yaşayan ben olmasam da okurken gerçekten keyif aldım çok
dopdoluymuş herşey!! :)
Güzel bir sene geçirmişsin, daha iyileri gelsin:)
yeni bir yıla girerken yapılası güzel bir şeymiş yahu geçmişin hesabını çıkarmak. ben de yaacağım hemen !
aysecimmm :) her şey umduğundan da güzel olsun :) aysegulll
güzel dleklerin umarım dünyanın gri yüzündede mavi bir çiçek olup açıverir
:)
güzel dleklerin umarım dünyanın gri yüzündede mavi bir çiçek olup açıverir
:)
D,
Restoran Atina'daki Spondi.
Ayşecim hangi yemek kursunu tavsiye edersin?
Yorum Gönder