Ankara hep huzurlu. Bana hep ilaç.Şimdi 30 küsür derecelerde dolaşan Ankara'ya selamlar. Biz de İstanbul'da buharlaşıyoruz, merak etmeyin.
Tırmırık tam bir pozcu. Ne zaman makineyi elime alsam dikiyor gözünü bana.Gören de hep böyle sanacak. Normalde peşinde koşturuyorsun, yüzüne bakmıyor. Bir kere gel kucağımda mırla. Yok. Evde kedi varmış haberimiz yok.
Bahçe elektrik boşaltmalık. Çıplak ayak dolaşıyorum. Gerginlik, stres kalmıyor.
Eriklerimiz hala yerinde. Daldan erik yemek kadar güzel bir şey var mı bu dünyada? Hem de satılan erikler kocaman ve yumuşak, adeta birer bakkal lastik topu olmuşken.
Manyak firarda. Sonra işin gücün yoksa topla ağaç dallarından elinde kırmızı peluş farelerle. Ah tırmık ah. Neden böyle oldu bu annesi böyle sakinken anlamak zor.
Eve gidince hep o evin çocuğuyum. 30 yaşında evli barklı ama çocuk! Mutfakta hep sürprizler. Kuşkonmazın pişme derecesi mühim bir konudur, şakaya gelmez. Ben ful konsantrasyon dereceler koyarım tencereye, saatler kurarım. Ama evde öyle mi? Anne-baba bir yandan pişirir bir yandan sohbet eder, başka başka işlerle uğraşır bir yandan. Onlarınki hep daha güzel. Ben de büyüyünce öyle yapacağım. Daha ne kadar büyüyeceksem artık?
Sonra gökyüzünün rengi değişir. Yağmur yağar. Yağmuru seyretmek Ankara'da en güzel. Çünkü bu biten bir yağmur. İstanbul'daki gibi sonsuz yağmur değil.
Hafta sonu Çandarlı.Vuhuuu.
Tırmırık tam bir pozcu. Ne zaman makineyi elime alsam dikiyor gözünü bana.Gören de hep böyle sanacak. Normalde peşinde koşturuyorsun, yüzüne bakmıyor. Bir kere gel kucağımda mırla. Yok. Evde kedi varmış haberimiz yok.
Bahçe elektrik boşaltmalık. Çıplak ayak dolaşıyorum. Gerginlik, stres kalmıyor.
Eriklerimiz hala yerinde. Daldan erik yemek kadar güzel bir şey var mı bu dünyada? Hem de satılan erikler kocaman ve yumuşak, adeta birer bakkal lastik topu olmuşken.
Manyak firarda. Sonra işin gücün yoksa topla ağaç dallarından elinde kırmızı peluş farelerle. Ah tırmık ah. Neden böyle oldu bu annesi böyle sakinken anlamak zor.
Eve gidince hep o evin çocuğuyum. 30 yaşında evli barklı ama çocuk! Mutfakta hep sürprizler. Kuşkonmazın pişme derecesi mühim bir konudur, şakaya gelmez. Ben ful konsantrasyon dereceler koyarım tencereye, saatler kurarım. Ama evde öyle mi? Anne-baba bir yandan pişirir bir yandan sohbet eder, başka başka işlerle uğraşır bir yandan. Onlarınki hep daha güzel. Ben de büyüyünce öyle yapacağım. Daha ne kadar büyüyeceksem artık?
Sonra gökyüzünün rengi değişir. Yağmur yağar. Yağmuru seyretmek Ankara'da en güzel. Çünkü bu biten bir yağmur. İstanbul'daki gibi sonsuz yağmur değil.
Hafta sonu Çandarlı.Vuhuuu.
6 yorum:
slm, her hafta sonu bir yere gidiyorsunuz cok guzel gercekten, sizi okuyunca ben de gitmis gibi oluyorum ama merak ediyorum bu tempoyu maddi manevi nasıl kaldırıyorsunuz :) sevgiler Defne
Defne,
Aslında her haftasonu değil :) Haftada anca 2-3 kez yazabildiğim için birikiyor. Mesela Bodrum'a 1 ay önce, Ankara'ya da üç hafta önce gitmiştim, 2 haftadır hep İstanbul :) Şimdilik hayattaki önceliğimiz bunlar. Diğer şeyler ikinci planda. Paramızı bunlara harcıyoruz. Maddi kısmına paramız oldukça diyim, manevi olarak da hiç yorucu olmuyor gerçekten keyif için yapınca.
süper fotolar =)
süper fotolar =)
super o zaman, mutlulugunuz,seyahatleriniz ve bunları bizimle paylasımınız daim olsun o zaman :)
ben hafta sonu icin plan yapmaktan bile yorulur oldum istanbul da yasmaya basladıgımdan beri, sadece evimde oturmak istiyorum, ne trafik ne baska bir sey, siz deki bu enerjiden bana ve esime da nasip olur umarım :) sevgiler defne
ayşe istanbul güzel bir yer lütfen buna alış:)(diyene bak)
Yorum Gönder