Comedus
Önünden geçerken adını not almıştım bu mini mini şarküterinin. Çeşit çeşit peynir ve jambonla dolu tezgah içeri davet ediyor. İki de ufak masa atmışlar dükkanın içine. Cumartesiyi Comedus'a göre ayarladık. Akşam 7 gibi gittik dört kişi dükkandaki masalardan birine yerleştik. Ne tip peynir ve etleri sevdiğimizi söyledik, onlar bize göre bir şeyler ayarladılar. Akşam yemeğimizi şarapla birlikte bunlarla yaptık. Gördüğünüz her şeyi eve götürebiliyorsunuz. Keyfinize göre güzel sandviçler de hazırlıyorlar. Akşamları 10'a kadar açık. İçeri giren müşteri nüfusunun ağırlığı turist olmayan yabancılardı. Onlar Comedus'u çoktan keşfetmiş, şarküteri alışverişlerini buradan yapıyorlar. Mekan sahibinin tavsiyesi kırmızı Barudi Syrah'tan iki şişeyi çok beğenince bir şişe de eve getirdik. Değişik biraları da var. Şaraplarımızı mekan sahibinin oğlu getirdi. Tam bir aile işletmesi. Her detayına bayıldım. Keşke akşam daha geç saatlere kadar açık olsa.
Şişhane'den geçen yolunu düşürürse pişman olmaz.
Hep bir şarküterim olsun istemiştim blog. Ben de güzel peynir tabakları hazırlardım gelenlere. Menü filan olmazdı. Tezgaha da serperdim tadımlık, üzerinde mutlaka hayat hikayesi yazan peynirleri renkli kürdanların ucunda. Elbette bir de yeşil zeytin ve otlusundan tahıllısına beğendiğim bir cafenin fırınından çıkma taze ekmekler.. Ve elbette mini mini kaplarda Çandarlı'dan gelen zeytinyağı (isteyen satın alabiliyor zeytinyağından). Tahtada günün tavsiyeleri ve hangi peynirle hangi şarabı tavsiye ettiğimiz yazardı. (O gezegende ben biliyorum elbette hangi peynirle hangi şarabın içilmesi gerektiğini..) Elbette her tip şaraptan kadehte içme seçeneği olurdu birkaç istisnai hediyelik şişe dışında. Benim de iki masam olurdu, birkaç tane de tezgahın önünde bar sandalyesi, daha fazlasını istemem ama çok uzak oturmuyorsanız eve servis de yapıyoruz. Mascarpone'mi elbette dükkanda ben imal ediyorum. Ara sıra cheesecake de yapıyorum mascarpone'yi fazla yapmışsam. Cheesecake lokmalık ama. O kadar minik porsiyonlarda, sadece müşterilere ikram etmeye. Sabaha kadar anlatacak gibiyim. Comedus'u seveceksiniz, bir gün şarküterim olursa bence orayı da seveceksiniz! Haydi iyi geceler :)
Şişhane'den geçen yolunu düşürürse pişman olmaz.
Hep bir şarküterim olsun istemiştim blog. Ben de güzel peynir tabakları hazırlardım gelenlere. Menü filan olmazdı. Tezgaha da serperdim tadımlık, üzerinde mutlaka hayat hikayesi yazan peynirleri renkli kürdanların ucunda. Elbette bir de yeşil zeytin ve otlusundan tahıllısına beğendiğim bir cafenin fırınından çıkma taze ekmekler.. Ve elbette mini mini kaplarda Çandarlı'dan gelen zeytinyağı (isteyen satın alabiliyor zeytinyağından). Tahtada günün tavsiyeleri ve hangi peynirle hangi şarabı tavsiye ettiğimiz yazardı. (O gezegende ben biliyorum elbette hangi peynirle hangi şarabın içilmesi gerektiğini..) Elbette her tip şaraptan kadehte içme seçeneği olurdu birkaç istisnai hediyelik şişe dışında. Benim de iki masam olurdu, birkaç tane de tezgahın önünde bar sandalyesi, daha fazlasını istemem ama çok uzak oturmuyorsanız eve servis de yapıyoruz. Mascarpone'mi elbette dükkanda ben imal ediyorum. Ara sıra cheesecake de yapıyorum mascarpone'yi fazla yapmışsam. Cheesecake lokmalık ama. O kadar minik porsiyonlarda, sadece müşterilere ikram etmeye. Sabaha kadar anlatacak gibiyim. Comedus'u seveceksiniz, bir gün şarküterim olursa bence orayı da seveceksiniz! Haydi iyi geceler :)
7 yorum:
fiyatlar nasıl ayşe?
nil,
iyi ki sormuşsun, keşke yazıda da bahsetseydim. fiyatlar çok makul, bu konuda ısrarcı olacaklarmış. gerçekten gönül rahatlığıyla gidilebilir.
oooh hemen de yazılmış azmine hayran kaldım!
Ayse hangi peynirleri denediniz? Yazar misin?
:) süper o vakit, denemek şart..teşekkürler
hemen denemek lazım.Senelerce Sishanede calistim neden farkedemedim diye de kızdım kendime :)
hepsisatista.blogspot.com
ayse bence sen de hayalini gerceklestir ilerleyen senelerde, cok guzel fikir :)
Yorum Gönder